ÇOCUKLARIN DÜNYASINDA OYUNUN ÖNEMİ

Birçok kişi oyunun çocuk için sadece bir eğlence aracı olduğunu düşünür. Oysa araştırmalar oyunun çocuğun zihinsel, sosyal ve duygusal gelişimini olumlu yönde etkilediğine işaret etmektedir. Oyun, erken yaşlardan itibaren çocukların çevrelerini keşfetmek ve yeni deneyimler kazanmak adına kullandıkları başlıca yoldur. Oyun, çocukların merak eden, yaratıcı, özgüvenli bireyler olarak yetişmesinde önemli bir yere sahiptir. Örneğin, bir ayakkabı kutusunu araba garajı olarak hayal ederek çocuk hayal gücünün sınırlarını zorlar ve düşünme becerilerinde esnemeyi öğrenir. Oyun çocukların sosyal becerilerini geliştirmelerinde de önemli bir yere sahiptir. Çocuklar oyun sırasında çıkan anlaşmazlıkları çözümleyerek problem çözme becerilerini geliştirirler.
oyun
Oyunun çocuğun duygusal gelişimine de katkısı büyüktür. Bir yetişkinin konuşarak kendisini ifade etmesi gibi çocuklar da duygularını, meraklarını ve ihtiyaçlarını oyun yoluyla ifade ederler. Gerçek hayatta çocuk için kaygı verici olabilecek öfke, üzüntü, kıskançlık gibi olumsuz duygular oyun sayesinde daha rahat dile getirilebilir. Örneğin, anne babasının ilgisini kardeşi ile paylaşmakta zorlanan bir çocuk oyunda anne baba ve çocuktan oluşan üç kişilik bir aile hayal edebilir. Birçok kişi oyunun çocuk için sadece bir eğlence aracı olduğunu düşünür. Oysa araştırmalar oyunun çocuğun zihinsel, sosyal ve duygusal gelişimini olumlu yönde etkilediğine işaret etmektedir. Oyun, erken yaşlardan itibaren çocukların çevrelerini keşfetmek ve yeni deneyimler kazanmak adına kullandıkları başlıca yoldur. Oyun, çocukların merak eden, yaratıcı, özgüvenli bireyler olarak yetişmesinde önemli bir yere sahiptir.

Örneğin, bir ayakkabı kutusunu araba garajı olarak hayal ederek çocuk hayal gücünün sınırlarını zorlar ve düşünme becerilerinde esnemeyi öğrenir. Oyun çocukların sosyal becerilerini geliştirmelerinde de önemli bir yere sahiptir. Çocuklar oyun sırasında çıkan anlaşmazlıkları çözümleyerek problem çözme becerilerini geliştirirler.

Oyunun çocuğun duygusal gelişimine de katkısı büyüktür. Bir yetişkinin konuşarak kendisini ifade etmesi gibi çocuklar da duygularını, meraklarını ve ihtiyaçlarını oyun yoluyla ifade ederler. Gerçek hayatta çocuk için kaygı verici olabilecek öfke, üzüntü, kıskançlık gibi olumsuz duygular oyun sayesinde daha rahat dile getirilebilir. Örneğin, anne babasının ilgisini kardeşi ile paylaşmakta zorlanan bir çocuk oyunda anne baba ve çocuktan oluşan üç kişilik bir aile hayal edebilir.

Oyun aynı zamanda çocuğa yetişkin dünyasından uzakta, kurallarını kendi koyabildiği ve böylece yaşamı üzerinde bir kontrol duygusu hissedebildiği bir alan sağlar. Gündelik yaşamda çocuk yetişkinlerce kontrol edilen bir dünyaya uyum sağlamak durumundadır. Yemek ve uyku saati gibi düzenlemelerin yanı sıra çocuktan anne babanın koyduğu sınırlar çerçevesinde hareket etmesi beklenir. Oyunda ise çocuk istediği her şeyi dilediğince hayal etmekte özgürdür.

 

Çocukların gelişim düzeylerine göre oyunları da farklılık gösterir. Bebeklik döneminde kendi vücudunu bir keşif ve oyun aracı olarak kullanan çocuk iki yaşından itibaren ‘paralel oyun’ kurmaya başlar. Paralel oyunda çocuklar yan yana oynamalarına karşın her biri kendi başına bir oyun kurar. Örneğin, iki çocuk yan yana bloklara oynarken biri kule diğeri köprü yapabilir.

Dilin ve sembolik düşünebilme yeteneğinin gelişmesiyle birlikte çocuk çevresindeki nesneleri hayal ettiği gibi kullanmaya veya gerçekte olmayan nesnelerin oyunda var olduğunu hayal etmeye başlayabilir. Örneğin çocuk bir saç fırçasını alarak onu mikrofon gibi hayal edebilir veya içinde hiçbir şey olmayan bir tabaktan yemek yiyor gibi yapabilir.

Çocuğa doğru zamanda doğru oyuncakları ve oyunları sunabilmek çocuğun öğrenme sürecini ve duygusal gelişimini olumlu yönde etkileyecektir. Bazen anne babalar çocuklarına pek çok ve pahalı oyuncaklar alma telaşına kapılabilirler. Halbuki çocuklar ellerindeki nesneleri farklı şekillerde kullanmayı ve yeni oyunlar keşfetmeyi severler. Hayal gücüne yer bırakmayacak şekilde çocuğa her şeyi sağlamak yerine çocuğun iç dünyasını serbestçe ifade edebileceği bir oyun zamanı yaratabilmek önemlidir. Bunun için de su, kum gibi malzemelerin yanı sıra bloklar, hayvanlar, lego, arabalar, boya gibi hayal gücünü kullanabileceği malzemeler sağlamak önemlidir.

Bazı anne babalar çocuğa silah, kılıç, asker gibi oyuncaklar almanın uygunluğu konusunda şüphe duyabilirler. Özellikle okulöncesi dönemdeki erkek çocukların pek çoğu içinse bu oyuncaklar oldukça ilgi çekicidir. Bunun önemli bir nedeni bu tip oyuncakların çocuğa verdiği güç ve kontrol duygusudur. Çocuğa bu oyuncakların sağlanmaması çocuğun agresif oyunlar kurmasının önüne geçmediği gibi çocuğa bu tip duygular hissetmenin kabul edilebilir olmadığına dair bir mesaj da verebilir. Çocuk isterse bir ağacın dalını, isterse elinin baş ve işaret parmaklarını kullanarak bir silahı varmışçasına oynayabilir. Anne baba bu tip oyunları engellemekten çok çocuğun bu oyunu kurarak ne anlatmak istediğine odaklanmalıdır.

Çocuğun içinden geldiği gibi hayal ettiği serbest oyunun yanı sıra bir de kurallı oyunlar diye tanımlanabilecek yapılandırılmış oyunlar vardır. Yapboz, kutu oyunları gibi daha çok masa başında oynanan bu oyunlar çocuğun dikkat becerilerinin gelişmesinin yanı sıra okul hayatında ihtiyaç duyabileceği birtakım sosyal becerileri edinmesinde de önemli bir rol oynar. Bu kurallı oyunlar sayesinde çocuk sıra bekleme, kazanma-kaybetme gibi durumlar karşısında nasıl davranacağına ilişkin bir repertuar edinme fırsatı bulur.

Çocuklarıyla ilişkilerini olumlu bir hale getirmek isteyen anne babalar çocuklarıyla oyun oynamak için mutlaka zaman ayırmalıdır. Bu sayede çocuk ile ‘kaliteli zaman’ geçirmek de mümkün olacaktır. Çocukla serbest oyun oynarken oyunu çocuğun seçmesine ve yönlendirmesine izin vererek anne baba hem çocuğa bir kontrol duygusu vermiş hem de çocuğun iç dünyasını oyuna yansıtabilmesi için bir alan sağlamış olurlar. Bu nedenle anne babanın çocuğa serbest oyunda eşlik ederken öğretme kaygısına kapılmadan, sürecin kontrolünü çocuğa bırakarak ona eşlik etmeleri gerekir. Serbest oyunun ardından kısa bir süre de masa başı aktiviteleri yapılarak oyun üzerinden çocuğun öğrenme süreçleri desteklenebilir.(adımadım.com)


Kurumumuz da  Verdiğimiz Hizmetler: Psikolog, Aile Danışmanı, Evlilik Terapisi, Ergen Terapisi, Çocuk Psikologu, Pedagog, Bireysel Terapi, Psikolojik Kökenli Bozukluklar için Cinsel Terapi, Online Terapi Hizmetleri, Psikolojik Gelişimsel testler, Öğrenci koçluğu ve Eğitim danışmanlığı, Seminer ve Konferans Çalışmaları

Detaylı Bilgi İçin: 0505 388 0710